Bu yaz aylarında, sulama kanalları, tarımsal faaliyetleri desteklemenin yanı sıra çocuklar için de tehlikeli bir alan haline geldi. Son olarak, bir çocuk, oyun oynarken sulama kanalına düşerek hayatını kaybetti. Olay, yine bir yaz günü yaz tatilinin keyfini çıkarmak için dışarıda oynayan çocukların trajik bir şekilde karşılaştıkları bir tehlikenin daha altını çizdi. Aileler, çocukların güvenliği ve su kaynaklarının etrafında nasıl vakt geçirmeleri gerektiği üzerine düşünmek zorunda kalıyor.
Olay, geçtiğimiz günlerde bir köyde meydana geldi. Ailesiyle birlikte tatile çıkan 8 yaşındaki Ali, akranlarıyla birlikte sulama kanalının yakınında oyun oynuyordu. Suyun yüzeyinde yüzen nesneleri merak eden Ali, hiçbir uyarı olmaksızın kanala doğru adım attı. Aniden dengesini kaybedip suya düştü. Ailesi tarafından yapılan farkındalık çalışmaları ve güvenlik uyarılarına rağmen, bu kazanın yaşanması, çocukların su kenarında karşılaşabileceği tehlikeleri bir kez daha gözler önüne serdi. Ebeveynler, çocuklarına, su kenarlarında nasıl davranmaları gerektiği hakkında eğitim vermeye zorunlu kalıyor.
Uzmanlar, çocukların sulama kanalları gibi su kaynaklarının etrafında oynarken çok dikkatli olmaları gerektiğini vurguluyor. Ailelerin, çocuklarına su güvenliği eğitimi verirken, onları bu tür tehlikelerden korumak için gerekli tedbirleri alması büyük önem taşıyor. Bunlar arasında su kenarlarında çocukların yalnız bırakılmaması, yüzme bilmeyen çocukların suya yaklaşımının kısıtlanması ve water safety kurslarına katılım gibi yollar yer alıyor. Ayrıca yerel yönetimlerin bu alanlarda güvenlik önlemlerini artırması ve çocukların oyun alanları ile sulama kanalları arasındaki mesafeyi daha iyi düzenlemesi gerekiyor.
Sulama kanalları, tarım için hayati öneme sahip olsalar da, dikkatli olunmadığında hayatları tehdit eden birer tuzak haline gelebiliyor. Ali'nin trajik hikayesi, tüm ailelerin su güvenliği konusunu ciddiye alması gerektiğini bir kez daha hatırlattı. Yaz boyunca faaliyetlerin artması, su kenarlarında düzenli denetimlerin yapılmasını ve olası acil durum senaryolarına hazırlıklı olmayı zorunlu kılıyor. Eğitim ve farkındalık çalışmaları zorunludur; bu sayede benzer kazaların önüne geçmek mümkün olacaktır. Bu tür olayların yaşanmaması için herkes üzerine düşen görevi yerine getirmelidir.